Dizlerimiz Neden En Ufak Ters Bir Harekette Kolayca Yaralanıyor? (Hele ki Sporcular İçin Hep Bir Sorun)

Diz Yaralanmaları Neden Bu Kadar Kolay Oluşur?

Vücudumuzun en karmaşık ve hassas yapılarından biri olan dizlerimiz, en ufak bir harekette dahi bize sinyal verebiliyor. Peki, bu diz yaralanmaları sadece şanssızlık mı, yoksa altında yatan başka nedenler mi var?

Konuya diz yapısından başlayarak bakalım.

Dizlerimiz, femur (uyluk kemiği) ile kaval kemiği arasında yer alarak karmaşık bir menteşe gibi çalışır. Bu büyük kemikleri bir arada tutan ve hareketlerini sağlayan kıkırdak yapılarına ve diz kapağı gibi parçalara ihtiyaç duyar.

Diz, güçlü olması gerektiği kadar esnek olmalıdır, ancak aynı zamanda son derece hassastır. Bu, her biri üzerine gelen ağırlığı dengelerken zorlanmasından kaynaklanır.

Koşu ve tekrarlayan aktiviteler, dizdeki kıkırdak yapısının aşınmasına neden olabilir. Hareket arttıkça yaralanma riski de artar.

Biyomekanik olarak yaralanmaya açıktır.

Dizin bükülebilmesi ve esneyebilmesi kadar yanlara dönme hareketlerini sınırlı bir şekilde yapabilmesi de yaralanma riskini artırır.

Ani dönüşler veya yan adımlar sırasında, bu hareketleri karşılayacak kadar güçlü olamayabilir ve bu nedenle futbol, basketbol gibi sporlarda diz yaralanmaları sık görülür.

Çapraz bağ yırtılmaları da buna eklenmelidir. Dizin doğal hareketlerini aşan durumlarda ortaya çıkar ve genellikle sporcularda görülür. Dizin stabilitesini sağlayan önemli yapılarından biridir ve iyileşmesi uzun sürebilir.

Genetik faktörler maalesef rol oynar.

Bazı insanların doğuştan daha esnek bağ yapıları olabilir. Bu durumda diz eklemi stabil tutmak zorlaşır. Yaşlandıkça kıkırdak yapının zayıfladığını ve dizde osteoartrit gibi sorunların daha sık görüldüğünü belirtmek gerekir.

Güçlendirme egzersizleri, doğru spor ekipmanlarının kullanımı ve kasları esnek tutan egzersiz rutinleri ile dizlerimizi daha sağlıklı hale getirebiliriz. Ancak yine de ters hareketlerden kaçınmak en iyisi olabilir.

Kaynaklar: Science Focus, Tulsa Pain

Sağlık hakkında daha fazla bilgi için:

Related Posts

Sırrınızla birlikte kaybolacak: Tek tuşla kendini imha eden cihaz tanıtıldı

Veri güvenliği için teknoloji şirketi Teamgroup tarafından önemli bir adım atıldı. Teknoloji devi kendi kendini imha eden yeni nesil SSD’leri resmen tanıttı. Bu özellik sayesinde tek tuşla tüm veriler anında yok edilecek.

Uzay boşluğunda teknoloji şovu

Uzay araştırmalarında çığır açan bir yenilik, bilim insanlarının ve astronotların uzay boşluğundaki çalışmalarını kökten değiştirdi. 3D baskı teknolojisi, uzay görevlerinde malzeme temini ve onarım gibi kritik sorunlara çözüm sunarak, insanlığın …

Samsung Galaxy Z Fold 7 daha hafif ve büyük ekranla birlikte geliyor

Samsung’un katlanabilir telefon modelleri arasında en ince tasarıma sahip olan Galaxy Fold 7, daha hafif ve 8 inçlik büyük ekranla birlikte geliyor. İşte detaylar…

Yıldızlararası yeni bir cisim keşfedildi: ‘A11pl3Z’

ATLAS Gözlemevi, 1 Temmuz 2025’te A11pl3Z adlı yeni bir yıldızlararası cisim keşfetti. Bu cisim, ʻOumuamua ve Borisov’dan sonra Güneş Sistemi’nde tespit edilen üçüncü yıldızlararası obje oldu. A11pl3Z isimli cismin 3 Temmuz’da saat 22.00’de Virtual Telescope Project tarafından canlı yayında gözlemleneceği açıklandı.

Düzce’de hedefi 12’den vurdular: İşte ilk günün şampiyonları

Düzce Gençlik ve Spor İl Müdürlüğünün ev sahipliğinde yapılan 2025 Ases U15, U18, U21 Okçuluk Türkiye Şampiyonası’nda ilk günün şampiyonları belli oldu.

Başarılı insanlar bizim bilmediklerimizi bilerek tuşlu telefon kullanıyor: İşte nedeni

21. yüzyılın dijital çağında herkesin cebinde iOS ya da Android tabanlı bir akıllı telefon var. Ancak dikkat çekici bir şekilde, bazı milyoner iş insanları ve teknolojiye yön veren isimler, bilinçli olarak tuşlu telefonlara geri dönüyor.